RPG öğeleri içeren bir aksiyon platform oyunu olan Elderand, metroidvania türünün en güncel ve en iyi örneklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Çok sayıda silah, ganimet ve biyom içeren acımasız bir Lovecraft dünyasına sahip olan yapım, hem keşif açısından hem de mekanik ve zorluklar açısından tatmin edici bir deneyim yaşatıyor. İlerledikçe yeni silahlar, eşyalar, yetenekler ve daha fazlasını kazandığınız oyun, yoğun beceri isteyen zorlu boss dövüşleriyle öne çıkıyor. Kısacası, metroidvania türünün öne çıkan unsurlarını kendi tarzına göre çok iyi harmanlamış bir oyun var karşımızda.
Elderand, Brezilya’nın en büyük oyun etkinliklerinden biri olan Gamepolitan Ödülleri’nde hem En İyi Oyun hem de En İyi Oyun Tasarımını kazanan bağımsız stüdyolar Mantra ve Sinergia Games‘in imzasını taşıyor. Piksel sanatı, efektleri, müzikleri ve hikaye anlatımıyla retro ruhunu öne çıkaran oyun, Castlevania gibi geçmiş oyunların pek çok tanıdık unsurunu bir araya getirirken, kendi benzersiz dinamikleri ortaya koymayı da ihmal etmiyor. Bu türdeki diğer oyunlara kıyasla biraz farklı olan Elderand, oyuncuların karakterlerini görünüm ve nitelik açısından derinlemesine özelleştirmelerine olanak tanıyor.
Oyunda ayrıca yağmalanan malzemelerin silahları daha güçlü hale getirmek için kullanılan bir silah yükseltme sistemi de bulunuyor. Yukarıda da söylediğim gibi Elderand’ın karanlık fantezi dünyası, Amerikalı ünlü yazar H. P. Lovecraft‘ın eserlerinde yarattığı kurgusal evren Cthulhu Mitosu’ndan esinleniyor. Oyunda, tehlikelerle dolu bilinmeyen topraklara doğru bir yolculuk yapıyoruz ve serüvenimiz boyunca gizemleri çözmeye ve karşımıza çıkan ölümcül yaratıkları alt etmeye çalışıyoruz.
Yol boyunca arşiv adı verilen belgeleri keşfedebiliyoruz. Bunlar, oyunun ilerlemesini tek başına etkilemiyor ancak hikayenin arka planını öğrenme şansı tanıyor. Ayrıca bazılarında gizemi çözmek için ipuçları da yazıyor. Bunlara ek olarak, belirli alanlarda ortaya çıkan kült grupların gerçekleştirdiği ritüellerle ilgili küçük bulmacalar da var. Checkpoint’ler arasında hızlı seyahat etme şansımız var. Bu nedenle ilerleme sırasında çözmediğimiz gizemleri veya keşfetmediğimiz alanları sonradan kolayca ziyaret edebiliyoruz.
Elderand, her ne kadar metroidvania türünde bir oyun olsa da, içinde soulslike öğeleri de barındırıyor. Keşif yoluyla maksimum HP, MP ve SP’yi kalıcı olarak artıran öğeler elde edebiliyoruz. Elbette bunların dışında ekipman ve sarf malzemeleri keşfetmek de mümkün. Bu yüzden oyunda aktif olarak keşif yapmak gerçekten eğlenceli. Seviye yükseldiğinde, “STR”, “VIT”, “WIS” ve “DEX” olmak üzere dört durumdan birini güçlendirmek mümkün.
Karakterimiz için farklı ekipman ve nitelik setleri oluşturup kaydedebiliyoruz. Daha sonra bir savaş sırasında tek bir düğme ile istediğimiz zaman bunlar arasında geçiş yapabiliyoruz. Savaşta, soulslike oyunlarının tipik özelliği olan dayanıklılık ile kaçınma ve korunmanın yanı sıra düşmanla şiddetli bir mücadeleye giriyoruz. Bununla birlikte dayanıklılık barı saldırı sırasında tükenmiyor, yalnızca kaçarken ve savunma yaparken azalıyor.
Silahlar açısından, kılıçlar gibi kısa menzilli olanların yanı sıra yaylar ve oklar gibi uzun menzilli silahlar da var. Ayrıca kamçı gibi özel menzilli bazı silahlar da karşımıza çıkıyor. Bu ana silahlara ek olarak, alt silah olarak baltalar ve fırlatma bıçakları da kullanabiliyoruz. Eksi bir yön olarak, özellikle yakın dövüş silahları, neredeyse hiçbir özel niteliğe sahip değil ve hangisi kullanılırsa kullanılsın aynı oyun tarzını benimsiyor. Örneğin, Kılıç, Büyük Kılıç (Büyük Balta) ve Hançer saldırı hızı, gücü ve menzili bakımından biraz farklılık gösteriyor, ancak oyun stilinde ve yapı olarak neredeyse hiçbir fark göremiyorsunuz.
Elderand‘da yalnızca üç silah yapısı mevcut: Yakın dövüş, ok ve büyü. Ağırlıklı olarak alt silah kullanan yapılar, alt silahların çok az mermiye sahip olması nedeniyle pek pratik değil. Son olarak ekipman yükseltmesine dair konuşursak, düşmanın düşürdüğü malzemeleri alarak teçhizatımızı güçlendirmek mümkün olsa da, yalnızca saldırı ve savunma gücümüzü artırabiliyoruz. Ekipman üretmek ve güçlenerek özel yeteneklerin kilidini açmak gibi unsurların olmayışı, oyunun eksileri arasında yer alıyor.
Eksi ve artı tarafları bir tartıya koyarsak, Elderand’ın övgüyü hak eden, son derece eğlenceli ve sürükleyici bir deneyim yaşattığını söyleyebilirim. Hem hikaye hem de atmosferin incelikle tasarlandığını net bir şekilde hissediyorsunuz. Müzikler, görseller, hikaye anlatımı ve atmosfer birbiriyle o kadar bağlantılı ki, kendinizi oyuna kolayca kaptırabiliyorsunuz. Bu arada merak edenler için; Elderand’ın her bir köşesini keşfetmek ve tüm boss’ları alt etmek 10-11 saati buluyor. Graffiti Games tarafından yayınlanan oyun, Steam‘de 190 TL’ye satılıyor.